Dünya’mızın uydusu Ay, gerek kendi ekseni etrafındaki hareketini , gerekse Dünya etrafındaki bir turunu,açısal yörünge ve açısal rotasyon hızlarının eşit olmasından ötürü aynı sürede, 27.3 günde tamamlar. Bu sebepten ötürü Dünya’dan bakıldığında Ay’ın hep aynı yüzünü görürüz.
Ay’ın yörünge hızı, Dünya etrafındaki yörüngesi tam daire şeklide olmadığından değişiklik göstermektedir. Perigee ya da yerberi dediğimiz Dünya’ya en yakın olduğu anda hızlı, apogee ya da yeröte dediğimiz Dünya’ya en uzak olduğu noktada ise yavaştır. Bu hız değişikliği onun yalpalamasına, sallanmasına (Moon wobble) sebep olur. Yalpalama hareketinde Dünya’ya en yakınken yüzü daha bir doğuya, en uzakken ise daha bir batıya dönüktür. Astronomik olarak Ay yalpalamasını en basit haliyle bu şekilde ifade edebiliriz.

Bizler günlük hayatlarımızda hissetmesek de Ay kendi yapaladığı gibi, çekim etkisi orantısında Dünya’nın da yalpalamasına sebep olmaktadır. Yine de şu var ki Ay olmasaydı Dünya diğer gezegenlerin çekim etkilerine bağlı olarak çok daha fazla yalpalayacaktı. Bu da belki Dünya üzerindeki hayatı bu şekilde mümkün kılmayacaktı.
Günlük hayatımızda hepimizin gözlemleyebildiği gel-git ler, tutulmalar, Ay fazları hepsi Dünya, Güneş, Ay arasındaki korelasyona bağlıdırlar. Ve bunların konumlanmalarına göre depremlerin, fırtınaların, sel baskınlarının şiddetlerinin ve sayılarının arttığı bilinmektedir.
Astrolojik olarak Ay yalpalamalarının kullanımı , Amerikalı matematikçi, astrolog Carl PayneTobey’in konu üzerinde yaptığı istatistiksel araştırmalara dayanmaktadır.Tobey araştırmasında Ay’ın ekliptiği kestiği noktalar olan ve karmik göstergeler olarak da kullandığımız Ay Düğümlerini esas almıştır. Buna göre transit Güneş’in Ay Düğümlerine yaptığı açılar, Ay yalpalamalarının Dünya üzerindeki etkisinin artmasına sebep olmaktadır. En etkili olanlar ise Güneş’in düğümlerden birisi ile kavuşum yapması ya da onlara T-kare oluşturması ile ortaya çıkmaktadır. Tobey olayın çıkma zamanlaması ile ilgili süre olarak, tam açıdan 2 hafta öncesini ve 1 hafta sonrasını etkin kullanmaktadır. Kendi gözlemlerime göre bu durum göksel kombinasyonlara bağlı olarak sonrasında da 1 haftayı aşabildiğidir. Sonuç olarak;
*Depremlerde, sel felaketlerinde , ani meteorolojik değişikliklerde ve volkanik aktivitelerde, yani doğal afetlerde,
* Ayaklanmalar, kitlesel ölümler, patlamalar, yangınlarda ,
* Araba, tren, uçak ve gemi kazalarında,
* Yaralanmalar ve vahşi denilebilecek türde olaylarda ,
* Politik ve sosyal ayaklanmalarda artış belirlenmektedir .
28 Temmuz 1976 günü saat Çin’in Tangshanşehrinde olan 7.8 lik, 240.000 den fazla kişinin ölümüyle sonuçlanan deprem, Ay yalpalamasının astrolojik kullanımının bir örneğidir. Burada 8° Boğa-Akrep aksındaki düğümlere Güneş 4° den T-kare oluşturmakta ve Satürn, Ay, Venüs , Merkür ile kavuşum yapmaktadır.
Bununla ilgili bir de güncel örnek vermek gerekirse, 16 Nisan 2014 de 476 kişilik öğrenci, öğretmen ve mürettebatı taşıyan Güney Kore feribotunun batışını gösterebiliriz. Başbakanın istifası ile sonuçlanan kazada 188 kişinin resmi olarak öldüğü, 100 den fazla kişinin ise halen kayıp olduğu bildirilmişti. Üstelik de kazanın sebebi netlik kazanmış değil. Bu kaza aynı zamanda büyük kare açı kalıbına denk gelse de, moonwobble a da örnek tir. Kazaya ait haritada ay düğümlerini 28° koç- terazi aksında görmekteyiz. Güneş 3°likorbla Güney Ay Düğümünün yanında Koç’ta, üstelik Merkür ve Uranüs ile de kavuşumdadır. Ay ise karşıdaki Güney Ay Düğümünü tetikledikten sonra, kaza anındaki pozisyonu 4° Akrepte yerleşmiştir.
2014 yılına ait Güneş’i esas alarak belirlediğimiz Ay yalpalaması tarihlerinden 2 tanesini geçirdik. Biri 18 Nisan 2014 , yukarıdaki örnekle ilişkilendirdiğim tarih. Bir diğeri ise 23 Ocak 2014. Buna çok daha içimizden bir örnek vermek gerekirse, 22 Ocak’ta İstanbul Bayrampaşa’da elektrik kabloları döşemesi sırasında peş peşe meydana gelen patlamaları, yangını ve bir mahallenin boşaltılmasını hatırlatmak yeter sanırım .
Önümüzde bu yılla ilişkili , Güneş’in düğümlere tam kare ve kavuşum yapacağı iki tarih kaldı. Bir tanesi 16 Temmuz 2014, diğeri ise 13 Ekim 2014 ve bunların yukarıda belirtildiği gibi öncesi ve sonrası tarihleri .Kazasız ,sorunsuz günlere…
Azade Öksoy