Takip edenler bilirler, uzunca bir süredir ara ara seçimlerle ilgili
paylaşımlar yapmaktayım. 22 Haziran günü
ertesi gün yapılacak olan İBB seçimine yönelik sizlere sosyal medya üzerinden
şu paylaşımı yapmıştım ; ‘’ İBB seçimi için yarın yeniden
sandıklardayız. Sizlere 30 Mart ve 1 Nisan’da facebook üzerinden yaptığım
paylaşımları hatırlatmak isterim. 30 Mart’ta Sayın Ekrem İmamoğlu’nun doğru
harita verileri olmadığından, Sayın Binali Yıldırım’ın haritası üzerinden giderek
, kendisinin İBB için şanslı olabileceğini söylemiş, fakat böyle bir durumda
önümüzdeki yıl görevde olmayabilir demiştim. 1 Nisan’da da Sayın Yıldırım’ın
inişinin beklediğimden erken olduğunu yazmıştım. Yeniden baktığımda net olmayan
şartlar arasında bir değişikliğin olacağını düşünmüyorum.
Sayın İmamoğlu’nun şimdi elimdeki 4 Haziran 1971 Trabzon
verisi doğru ise mücadeleci bir insan. Önümüzdeki yıldan başlayarak haritası
daha güçlenmekte. Adaylara centilmenliğin önde olduğu bir mücadele dilerim.
Kazanan İstanbul halkının dolayısıyla ülkemizin menfaatleri ve hizmeti olsun. ‘’ .
Sonradan bunu bir iki açıklamayla genişletmek ve blogum üzerinde kalıcı hale getirmek istedim.
Öncelikle şunu hatırlatmak isterim ; 31 Mart seçimde oy çokluğuna sahip olmakla, yönetime oturabilmenin farklı olduğu deneyimini yaşadık. Bu seçimde de aynı durumu hafızamızda tutalım.

Sayın Ekrem İmamoğlu’nun 4 Haziran 1971 Akçaabat, Trabzon doğum bilgilerine sahibiz. Doğum saatini bilmediğimden haritasını Sun on 1st çıkartıyor ve natal yükselenini dikkate almadan konuşuyorum.
Sayın İmamoğlu profection tekniğinde 1.evi yaşamakta. Dolayısıyla bu sene onun için kendisiyle ve en yakınlarıyla ilişkili olaylarla uğraşma zamanı.
Yazılarımdan hatırlarsanız sizlere bu sene sıklıkla Neptün Jüpiter karesinden bahsediyor ve onun yaratabileceği belirsizlikleri, yanılgıları, yanıltılmaları, kayıpları, finansal, hukuksal sorunları anlatmaktayım. Jüpiter ve Neptün, Sayın İmamoğlu’nın natal haritasında retro kavuşumdalar. Jüpiter, Neptün ikilisi, Güneş dispozitörü Merkür ve devleti, bürokrasiyi, kısıtlamaları, engelleri, sorumlulukları, yükümlülükleri de anlatan Satürn’üne karşıt. Bu kombinasyon, yıllık ilerletimde üzerinden Satürn, Gad ve Pluto transiti almakta. Yine transit Mars’da Merkür ile birlikte, ilerletilmiş Güneş ve Ay üzerinde , bu üçlüye karşıt çalışıyor.
Gökyüzünde şu anda yaşanmakta olan , sıklıkla anlamlarına yönelik dikkat etmeniz konusunda yazdığım Neptün Jüpiter karesi de yine transit Venüs ile Sayın İmamoğlu’nun Güneş’i üzerinden t-kare dediğimiz zorlayıcı açı kalıbına çevrilmekte. Güneş ki kimliğimizi , benliğimizi de anlatır. Aynı zamanda transit Venüs’ün hemen altında benim devamlı kullanmakta olduğum trans neptünyen , yıllık ilerletim Admetos bulunmakta. Admetos’ta Satürn gibi kısıtlama, engelleme, sıkışma vs anlatır. Bu arada 20 Haziran’da ikincil ilerletimde yeniay fazına geçilmiş olduğunu görmekteyiz.
Transit Uranüs’ü Sayın İmamoğlu’nun natal Admetos’u üzerinde görmekteyiz. Bu noktada ülkemizin haritasına kısa bir geçiş yapalım. Hatırlarsanız transit Uranüs ülke haritamızın natalinde bulunan Güneş – Kronos karşıtlığının tam üzerindeydi. Yani konumunda otorite olan yöneticilerle ilgili değişimin sinyalini vermekte ama burada beklenmedik, problemli durumlarında olabileceğinin işaretçisi.

Ekrem İmamoğlu’nun sun on 1st üzerinden çıkartılmış Güneş dönüşü haritasında da sadece 7° lik orbla yeniay fazını görmekteyiz. Evet yeni bir döneme girilmiş ama tabiri caizse daha çok bebek. Dispozitör Merkür de Koç noktası ve dolayısıyla Chiron’a 150 lik zorlayıcı açı yapmakta. Güneş ve Ay kombinasyonu aynı zamanda yukarıda da bahsettiğim Jüpiter –Neptün ile t-kare dediğimiz zorlayıcı etkileşimde görülmekte.
Yengeç burcundaki Mars’ı ise Kronos ile birlikte Kad yönünden, Satürn, Pluto, Gad üçlüsüne karşıtını görmekteyiz. Mars, mücadele gücümüzü, cesaretimizi anlatır. Kad yönlü olması tabii ki avantajı. Ama düşüşte olduğu Yengeç burcunda ve üstelik de bulunduğu derecenin yöneticisi Venüs , 12.evde, bu kombinasyona açılanmış durumda. Yani bu yıl Mars’ın eli normali kadar kuvvetli değil.
Yine yukarıda durumundan bahsettiğim Uranüs, bu haritada klasik bakışla Hades ve retro Cupido ile etkileşimde. Bunu uranyene çevirdiğimde ise Jüpiter, Neptün, Ay karşıtlığına dönmekte.
Son bir not daha düşeyim ki bu kadarı bile yetebilir, yıllık haritanın Güneş’i Satürn/Uranüs ve Uranüs/Pluto orta noktaları ile birlikte çalışmakta.
Bunları güncel dilde toparlarsak; yukarıda da bahsettiğim gibi Sayın İmamoğlu bu sene kendini ve en yakınlarını ilgilendiren konularla ilgilenmek durumunda kalacak gözükmekte. Burada devletle, bürokrasiyle, otoriteyle, yasal engellerle karşı karşıya kalabilir, eli kolu hatta kendi kısıtlanabilir. Şartlar düşünüldüğü gibi rahat akacak gözükmemekte. Genel olarak baktığımızda da bu bir değişim değil değişime daha köklü hazırlık dönemi gibi kullanılabilecek bir süreç olarak durmakta. Yani Ekrem İmamoğlu’nu seçimin galibi olarak çıksa da önünde zorlu bir süreç beklemekte. Ama şu bir gerçek ki aslında Mars Kad görünümüyle bir toplumsal savaşçı imajını çizmekte. Şartlar 2020 nin 2.yarısını takiben daha rahatlamaya başlıyor. Daha da güçleniyor görülmekte.
Sevgi ve barışın hüküm sürdüğü bir dünyaya.
Azade Öksoy